Archive for Aralık, 2017

İlham Kaynağımız Füreya Koral

Küçük Ağaç’ta sanat derslerimizin büyük bir bölümünü seramik çalışmalarına ayırıyoruz. Öğrencilerimizle farklı seramik tekniklerini kullanarak eserler ortaya çıkarıyoruz. Daha sonra fırınlanan bu eserleri çocuklar renklendiriyorlar ve sene sonu sergimizde aileleri ile paylaşıyorlar. Kısacası seramik, şarkı söylemek kadar, resim çizmek, jimnastik yapmak kadar hayatımızın içinde yer alıyor.

Kasım ayı seramik çalışmalarımız açısından çok daha keyifli bir dönem oldu bizler için. Çok önemli bir ismi ayın sanatçısı olarak öğrencilerimize tanıttık: Füreya Koral. Hayatını seramiğe adamış, üretken ve yaratıcı bir sanatçı ilham kaynağımız oldu kasım ayında öğrencilerimize. Onun çalışmalarından esinlenerek çömlek tornasının başına geçtik, kuşlarını inceleyip kendi “Kuşlar” panomuzu hazırladık.

Kasım ayı Füreya Koral’la iç içe geçti. Ama sanatçıya veda etmedik. Halen ziyarete açık olan retrospektif sergisini görene kadar bekledik. Beklememek de olmazdı zaten. Fotoğraflarıyla, eserleriyle, çizimleriyle gördük sanatçıyı karşımızda.

Çiçekli ve balıklı duvar tabaklarını, çömleklerini ve kuşlarını, bir penceresinin ardında kendisinin yer aldığı evlerini ve seramik panolarını gördük. Onunla ilgili pek çok hikaye dinledik. Yoğun zamanımızı verdiğimiz seramik çamuruyla neler yapılabileceğini, ne kadar üretken olunabileceğini kocaman bir sergide gördük. Yepyeni ilhamlar aldık ve Füreya Koral’a veda ettik.

Leave a comment »

Yeni Kahramanımız Şeroks

Kasım ayı çok heyecanlı geçti kütüphanemizde. İyi kalpli küçük bir cadıyla beraberdik: Küçük Cadı Şeroks. Masallar Ülkesi’nin kralı tarafından yeni masallar bulmakla görevlendirilen Şeroks’a uzun yolculuğunda eşlik ettik. Süsler Ormanı’nda yeni arkadaşlar edinirken, Sabırsızlar Köyü halkıyla Dev Kordora’nın arasını bulmaya çalışırken ve Dünya’da yeni tanıştığı dayısına yardım ederken onun yanındaydık. Her macerası heyecanlı, yol boyu dinlediği her hikaye ilginçti. Kısacası unutamayacağımız bir karakterle tanıştık geçtiğimiz ay.

Şimdiye kadar okuduğumuz kitaplardan çok daha uzun ve çok daha az resimliydi Küçük Cadı Şeroks. Dinlerken hayal gücümüzü kullanmamız gerekti. Ve kitap bittiğinde kafamızda canlanan görüntüleri kağıda dökmemize yardım eden bir misafir geldi okulumuza: Yusuf Tansu Özel. Tansu Bey’le geçtiğimiz yıl tanışmıştık. Onun resmettiği kitapları okumuştuk. Bu defa da bir atölye çalışması yaptık kendisiyle.

Tansu Bey kocaman bir kağıt hazırlamıştı bizim için. Etrafına yerleştik ve çocuklar Küçük Cadı Şeroks’tan kendilerinde kalan görüntüleri resmetmeye başladılar. İlginç bir çalışma oldu onlar için. Bazıları kendilerine bir sınır belirlediler ve o sınırların içinde kalmayı tercih ettiler. Bazılarıysa çizdikçe genişlediler ve yanlarındaki arkadaşlarının resimleriyle iç içe geçtiler. Oturarak, yatarak, dolaşarak resimlediler Küçük Cadı Şeroks’u. Oldukça özgür bir çalışma oldu onlar için.

 

Şeroks’un turuncu saçları, yıldızlı kıyafeti ve şapkası her resmin ortak noktasıydı. Fil Pifona, Tavşan Ozzi ve kötü kalpli cadı farklı biçimlerde çıktılar karşımıza. Dev Kordora’ya gelince, o da herkesin kafasında farklı canlanmıştı fakat tüm resimlerde güler yüzüyle belirdi.

Kasım ayı boyunca kütüphanedeki kahramanımız Küçük Cadı Şeroks ve yazarımız Aslı Der oldu. Şeroks’un yolculuğunu okurken bir yandan da minik tartışma alanları açtık kendimize. Dostluk ve yardımlaşma üzerine konuştuk. Güzellik kavramını tartıştık. Şeroks bir problemle karşılaştığında, onun çözümünü okumadan önce biz ne yapardık diye düşündük. Ve unutulmazlarımız arasına ekledik bu kitabı.

Leave a comment »